Verem (tüberküloz) hastalığı, “M. tuberculosis” basili tarafından oluşturulan ve hava yolu ile bulaşan bir hastalıktır. Ülkemizde verem hastalığı ile ilgili toplumun bilgilendirilmesi ve bu hastalığa karşı toplumun bütün kesimlerinin dikkatinin çekilmesi amacıyla her yıl Ocak ayının ilk Pazar günü ile başlayan hafta Verem Eğitim ve Propaganda Haftası olarak belirlenmiştir. Bu yıl da 05-11 Ocak 2020 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan “73. Verem Eğitim ve Propaganda Haftası” çerçevesinde yurt genelinde çeşitli etkinlikler düzenlenecektir.
Verem hastalığının genel belirtileri arasında; halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, ateş, gece terlemesi ve çocuklarda kilo alamama bulunmaktadır. Akciğer tüberkülozunda; öksürük, balgam, öksürükle kan tükürme, göğüs-sırt-yan ağrısı ve nefes darlığı şikâyetleri görülebilmektedir. İki-üç haftadan uzun süren öksürüğün olması durumunda veremden şüphelenmek gerekir. Bu tür şikâyetleri olanların en yakın sağlık kuruluşuna müracaat etmesi gerekmektedir.
Çocukları veremden korumak için doğumdan 2 ay sonra BCG aşısı uygulanmaktadır. Verem aşısı aile sağlığı merkezlerinde ücretsiz olarak yapılmaktadır. Toplumu veremden korumanın en etkili yolu ise, bulaştırıcı verem hastalarının erkenden bulunması ve tedavi edilmesidir. Verem hastalığına yakalananların aileleri ve diğer temaslıları da Verem Savaş Dispanserlerine davet edilerek kontrol edilmektedir. Bulaştırıcı olan hastaların yakın çevresindekilere koruyucu ilaç verilmekte olup hasta olduğu tespit edilenlere ise tedavi başlanmaktadır.
Ülkemizde verem hastalığının teşhis ve tedavisi ücretsiz olarak yapılmaktadır. Tüberküloz ve dirençli tüberküloz hastalarının tedavisinde kullanılan birinci ve ikinci seçenek tüberküloz ilaçları, Bakanlığımızca temin edilerek ücretsiz olarak hastalara verilmek üzere sağlık kuruluşlarına dağıtılmaktadır. İlimizde tüberküloz kontrol hizmetleri Halk Sağlığı Müdürlüğü Bulaşıcı Hastalıklar Kontrol Programları Şube Müdürlüğü ve Verem Savaş Dispanseri tarafından koordine edilmektedir..
Ülkemizde ve İlimizde verem hastalarının tedavilerinin düzenli yürütülmesini sağlamak amacıyla hasta odaklı Doğrudan Gözetimli Tedavi (DGT) uygulanmaktadır. Doğrudan Gözetimli Tedavi uygulamasında hasta tüm tedavi süresince ilaçlarının her dozunu bir görevlinin ya da sorumlunun gözetiminde içer ve bu durum kayıt altına alınarak tedavinin başarıyla sonuçlanması sağlanır.